DBP'DEN CEZAEVLERİ VE DERSİM AÇIKLAMASI !

TAKİP ET

Van T Tipi ve diğer cezaevlerinde siyasi tutuklulara yönelik hak ihlalleri ve Dersim olayı DBP tarafından düzenlenen basın toplantısında kınandı.

Cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri ve Dersim olayının 79. Yıldönümü nedeniyle  DBP Van İl Örgütü tarafından yapılan basın toplantısına DBP Van İl Eş Başkanı Ahmet Aygün, HDP Van İl Eş Başkanı  Yakup Ataş,  kayyum atanan DBP’li  Edremit Belediye Eş Başkanları Rojbin Sevil Çetin, Nurhayat Çelik,  Tutuklu ve hükümleri yakınları, barış anneleri,  tutuklu aileleri adına Çetin Uyar katıldı.





Basın toplantısında konuşan DBP Van İl Eş Başkanı Ahmet Aygün konuşmasını Dersim'de  yaşamını yitirenleri anarak başladı. “Ülkemiz ve halkımız AKP hükümetinin 15 yıllık politikaları ile 200 yıl daha geriye gitmiş ve maalesef AKP şaibeli referandum sonuçları ile de bunu daha da pekiştirmiştir. “ diyerek konuşmasını sürdüren Aygün, “ Maalesef, Türkiye’de iktidarlar değişse de Kürt politikası hiç değişmemiştir. Kürde hep kan ve gözyaşı reva görülmüştür.Bugün 1938 dersim katliamının 79. Yıldönümü.Cumhuriyet tarihinin en büyük katliamı olan Dersim katliamında yaşamını yitirenleri bir kez daha saygıyla ve minnetle anıyoruz. Seyit Rıza’nın ‘Ben size boyun eğmedim, bu da size dert olsun’ şiarı bizim de şiarımızdır. “ dedi.


Söz konusu zihniyetin tarihiyle yüzleşmek yerine tarihine denk düşen politikalarını sürdürdüğünü kaydeden Aygün, “ Şaibeli 16 Nisan referandumu ile bütün kirliliklerini meşru bir zemine oturtmaya çalışan AKP zihniyeti  amaçladıklarına ulaşmasına rağmen yine de Kürtlere karşı yürüttüğü baskı politikalarını daha da arttırıyor.Bu zulüm ve baskı politikaları sadece dışarıda değil cezaevlerinde devam etmektedir. “ diye konuştu.




Aygün cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri konusunda ise şu bilgileri verdi :




Daha önce domuz bağı işkencesi ve çıplak arama ile gündeme gelen Van T Tipi cezaevinde  kalan siyasi tutsaklara  kitap bile verilmezken ayda bir yapılması gereken açık görüşler 2 ay da bir gerçekleşmektedir.
Haftada bir defa yapılması gereken telefon görüşmeleri artık 15 günde bir yapılmaktadır.


Cezaevine yakınlarını görmeye gidenler askeri hizaya sokulmakta ve ‘İnce arama’ adı altında farklı işkence yöntemleri devreye sokulmuştur.


Hukuken cezası 1 yıl kalanların ilçe cezaevlerine nakledilmesi gerekirken şu anda  ‘Eğer pişmanlık yasasından faydalanırsanız sizi açık ya da ilçe cezaevlerine göndeririz’ dayatması yapılmaktadır. Bu dayatmayı kabul etmeyenler yasal hakları olduğu halde açık ya da ilçe cezaevlerine gönderilmemektedir.
Kelepçeli muayene ve psikolojik baskılar ise artmıştır.


Cezaevinde demokratik taleplerini dile getiren siyasi tutsaklar ‘sevk’ adı altında sürgüne tabi tutulmaktadır.
Özellikle açlık grevine giren siyasi tutsaklar hakkında soruşturmalar başlatılmış ve haklarında cezai işlem başlatmıştır. Açlık grevi eylemcileri ayrıca başka cezaevlerinde sürgün edilmektedir.
 

Aygün konuşmasının devamında AKP hükümetini uyararak,  “Tüm bunlar gösteriyor ki AKP zihniyeti halkımızın iradesini kırarak örgütlü gücünü parçalamaya çalışmaktadır. Bu şekilde sonuç alacağını zanneden AKP hükümeti  tıpkı Tansu Çiller, Süleyman Demirel gibi tarihten silinecektir. Herkes şunu bilmedilir ki siyasi tutsaklar yalnız değildir, onların mücadelesi bizim mücadelemizdir.Cezaevlerinde siyasi tutsaklara yönelik bu politikalarınızdan vazgeçin. Aksi taktirde 16 Nisan’da olduğu gibi halkımız ilk seçimde de size gerekli dersi bir kez daha verecektir.Tüm demokratik kamuoyunu başta Van T Tipi ve bütün cezaevlerinde yaşanan ihlallere karşı duyarlı olmaya çağırıyoruz.” Konuşmasını sonlandırdı.