Psikolog Derya Süer Yazdı; TAHMMÜLÜN KALMADI MI ?

Gazetemizin yazarı sevgili Psikolog Derya Süer bu haftaki yazısı dikkatle okuyunuz...

Van haber ‘Benim artık bu hayatta hiçbir şeye tahammülüm kalmadı. Ne bir insana, ne bir ortama ne de herhangi bir aktiviteye, hiçbir şeye karşı tahammülüm yok. Her şeyden sıkıldım artık en ufak şeyde patlıyorum, sinir krizleri geçiriyorum, bağırıyorum, çağırıyorum, hüngür hüngür ağlıyorum ve inanın bana artık ben ne yapacağımı bilmiyorum’ diyor musun? diyorsan sevgili dostum. Bu yazı senin için… 

Şu an öyle bir dönemde yaşıyoruz ki hiçbir şeye tahammülümüz yok. En ufak yerde duygumuzu kusuyoruz. Bakın bu çok önemli bir kelime. Duygumuzu kustuğumuz zaman karşı taraf böyle bir gözlerini açıyor. Sana ne oldu? Belki de bu soruyu sen kendine soruyorsun, bana ne oldu? Sana ne oldu, söyleyeyim öncelikle. Birincisi herkesin gönlünü yapmaya çalışıyorsun. Eminim ki herkes mutlu olsun, hiçbir yerde problem olmasın, stres olmasın. ‘Aman ben şimdi kırıldığımı söylemeyeyim, aramız bozulmasın, aman kayınvalidemin yaptığını görmezlikten geleyim, eşime söylemeyeyim, yapılanları sineye çekeyim bir şekilde herkesin işini halletmeye çalışayım ama kimseden yardım istemeyeyim. Nasıl olsa ben kendi işimi hallederim’ diyorsan şayet başkalarının sorumluluklarını almaktan kendi sorumluluklarını almaya sıra gelmiyorsa karşı tarafa hayır diyemiyorsan karşı tarafa kendi fikrini, zikrini doğru olanı, kendi benliğini net bir şekilde ortaya koyamıyorsan tabiki de artık hiçbir şeye tahammülün kalmaz. Tahammülsüz gergin, agresif bir kadın ya da bir adam olarak dışarıya yansırsın ve insanlar seninle iletişim kurmaya korkar. ‘Aman annem bir şey demesin, aman kardeşim bir şey demesin, aman eşim patlamasın’ şeklinde sana yaklaşabilirler. Şimdi, peki ne yapmamız gerekiyor? Çok kısa ve net şunu söylemek istiyorum zihin, bir şeyi tamamlamadığı zaman yarım kaldığında hep kafamızda onu döndürür, dolaştırır. Ara ara iş yaparsın dersin ki ‘ ya bana bunu söyledi, ben niye cevap vermedim, niye beni aptal yerine koydu, niye benim bu kadar yaptığım işleri görmüyor? Bir kere bile takdir edilmiyorum. İnsanlar beni niçin yok sayıyor? ‘ diyorsan, kafanda bin bir türlü soru var demektir. O zaman birinci kuralımız şaşmaz kuralımız kendin olmayı öğrenmek zorundasın. Yapamıyorum demek yok. Kendin olmayı öğrenmek zorundasın bir hayatın var, ömür akıyor ve gidiyor. Sen her geçen gün bu şekilde davranarak yıpranmıyor musun? Gördüğün üzere yıllardır denediğin şeyin bir sonucu yok hatta ve hatta senin hayatından, ömründen her geçen gün çok daha götürüyor. O yüzden lütfen kendin ol. Yanına kalanlar kar olarak kalır, gidenler de gitmesi gerekenler de gider. Yani biz bir nevi ne yapacağız biliyor musun? Şöyle düşün bizim bir sepet dolusu elmamız var ama o kadar çok ki içinde çürük de var, kurtlu da var, sağlam da var. Tadı ekşi de var, tatlı da var, var da var ama biz bunların hepsini kendimize maruz bıraktığımız için artık bu sepeti taşımak bize ağır geliyor. Şimdi bugünden itibaren sepetinizde sadece sağlıklı elmalar kalacak. Çürükleri bir şekilde atmanız gerekiyor. Çünkü çürük elma bir noktadan sonra yanındakileri de çürütmeye başlar. Yani yavaş yavaş o bir kişi dediğin senin hayatını yavaş yavaş çürütüyor ve sen belki evlatlarına sağlıklı bir anne olamıyorsun ya da iş yerinde doğru bir çalışan olamıyorsun. Tahammülsüzlüğün artık aşmış bir noktada annene, babana, kardeşine hakaret ediyorsun, kendini bulamıyorsun bunlara ne gerek var güzel kardeşim. O yüzden senden ricam lütfen kendin olmaktan korkma. Bunu yalnızca bir kere denediğinde ve bunun sonundaki hazzı hissettiğinde ve anladığında inan bana kendini çok daha güçlü, çok daha net hissedeceksin ve zihin söylenmemiş cümleleri sürekli tekrarlar, cümlelerini karşı tarafa aktardığında kendini bu azaptan kurtarmış olacaksın. O yüzden lütfen bu konuştuklarımızı unutma. Kendine güven, kendin olmaktan vazgeçme her zaman söyleyeceğin cümlelerin var. ‘ Ben ne söyleyeceğimi bilmiyorum ki ‘deme sakın. Seni rahatsız eden şey neyse, karşı tarafa bunu aktar. Yapıp yapmaması önemli değil. Bak ben bunları görüyorum ve bunların farkındayım mesajını bizim veriyor olmamız önemlidir. Sen kendini yok sayarsan, görmemezlikten gelirsen inan bana karşı tarafta seni yok sayıyor. Yaptığın hiçbir iş takdire şayan olmuyor. O yüzden önce biz kendimizi takdir etmeyi öğreneceğiz. Önce biz kendimiz olabilmeyi öğreneceğiz. Bunu tamamladığımızda ve yaptığımızda dünyamız değişecek. Umarım hepimizin yolu açık olur. Bugün her şeye veda et lütfen. Bu yazıyı hayatında anlamlandırır ve kendine bugünden itibaren hatta şu andan itibaren yeni bir sayfa aç sana güveniyorum. Sen de kendine güvenmekten sakın ama sakın vazgeçme. Hoşça kal. 

Van Taraf Gazetesi 

Van haber