DİYETİSYEN DEĞİL DE, KİM NE DERSE DESİN!
Uzun bir aradan sonra yine sizlerleyim. Babamın sağlık problemleri dolayısıyla yazılarıma ara
vermek durumunda kaldım. Ama ofisime, işimin başına döndüm artık. Bu ara danışanlarımdan
duyduğum ifadeler dikkatimi çekiyor. Mesela, ‘ listede 2 dilim ekmek yazıyor ama ben hiç yemedim’,
‘bu hafta listede herhangi bir kür yok, kesin zayıflayamam’, ya da ‘siz Türk kahvesi yazmıştınız ama
ben sadece yeşil çay içtim’. Neden diye sorduğumda,’ ekmek yemezsem daha hızlı zayıflarım’, veya
‘listede yazdıklarınızla ben kesin kilo alırım’, ya da ‘yeşil çay 1 haftada 2-3 kilo verdiriyor dediler’ gibi
cevaplar beni şok ediyor. Yani diyetisyenin hazırladığı listeye uymayıp, diyetisyen olmayan kişilerden
duydukları şeyler ile listeyi alt üst etmek ve ona göre beslenmek ne kadar çelişkili!
Diyetisyen tarafından hazırlanan listeler, kalori, karbonhidrat, protein ve yağ miktarı
hesaplanmış, kişinin yaşam şekline, varsa hastalığına göre hazırlanan listelerdir. Maalesef, toplumda
diyetisyen değil de başka kim ne derse desin, onlara inanan bir kesim var. Google arama motoruna
hızlı nasıl zayıflanır diye yazdığınızda, önünüze binlerce yanlış kişi ve ürün çıkar. Avusturya’ dan bir
danışanım ise hızlı zayıflama amacıyla piyasaya sürülen ve çok satılan bir ürünü aylarca kullanmış
fakat sonuç alamamış. Evet, kullandığı ürün kendisine kısa sürede 10 kg. verdirmiş. Lakin ürünü
bıraktıktan sonra 30 kilo geri aldırmış ve şu anki kilosu 110’larda. Amacınız, zayıflamaktan ziyade
bedeniniz için sağlıklı beslenmek olsun. Zaten, sağlıklı beslenmeyi yaşam şekliniz olarak hayatınıza
oturtursanız hem zayıflar hem hastalıklara karşı korunmuş olursunuz. Beslenme konusunda, ağzı olan
konuşuyor. Beslenme bir bilim dalıdır. Eğitimini almadan, oradan buradan duyduklarıyla diyetisyen
kesilen insanların ağzından çıkan kelimelerin hiçbir bilimsel dayanağı yoktur. Bilimsel olmadığı kadar
da insanların sağlığını bozabilecek kadar sakıncalı kelimeler kullanan mankenler, doktorlar, sanatçılar,
yaşam koçları gibi nice insanlar var. Diyetisyene gelip, hocam şu manken 1 ay bu ürünü kullanmış, 10
kilo zayıflamış, halbuki öyle bir şey yok. Televizyonda bilmem ne doktoru zayıflama kürü verdi içsem
nasıl olur gibi cümleler kurmak çok gereksiz ve etik bir davranış değildir. Gittiğiniz diyetisyene
saygısızlıktır. Diyetisyen dışında beslenme ile ilgili konuşan kim olursa olsun, inanmayın, dinlemeyin
ve lütfen dediklerini uygulamayın. Nasıl ki kalbiniz ağrıdığında kardiyoloji doktoruna gidiyorsanız, kilo
aldığınızda veya beslenme ile ilgili merak ettiklerinizi öğrenmek için de bir diyetisyene gitmelisiniz.
Esma KURT GÜNEŞ
BESLENME ve DİYET UZMANI
Uzun bir aradan sonra yine sizlerleyim. Babamın sağlık problemleri dolayısıyla yazılarıma ara
vermek durumunda kaldım. Ama ofisime, işimin başına döndüm artık. Bu ara danışanlarımdan
duyduğum ifadeler dikkatimi çekiyor. Mesela, ‘ listede 2 dilim ekmek yazıyor ama ben hiç yemedim’,
‘bu hafta listede herhangi bir kür yok, kesin zayıflayamam’, ya da ‘siz Türk kahvesi yazmıştınız ama
ben sadece yeşil çay içtim’. Neden diye sorduğumda,’ ekmek yemezsem daha hızlı zayıflarım’, veya
‘listede yazdıklarınızla ben kesin kilo alırım’, ya da ‘yeşil çay 1 haftada 2-3 kilo verdiriyor dediler’ gibi
cevaplar beni şok ediyor. Yani diyetisyenin hazırladığı listeye uymayıp, diyetisyen olmayan kişilerden
duydukları şeyler ile listeyi alt üst etmek ve ona göre beslenmek ne kadar çelişkili!
Diyetisyen tarafından hazırlanan listeler, kalori, karbonhidrat, protein ve yağ miktarı
hesaplanmış, kişinin yaşam şekline, varsa hastalığına göre hazırlanan listelerdir. Maalesef, toplumda
diyetisyen değil de başka kim ne derse desin, onlara inanan bir kesim var. Google arama motoruna
hızlı nasıl zayıflanır diye yazdığınızda, önünüze binlerce yanlış kişi ve ürün çıkar. Avusturya’ dan bir
danışanım ise hızlı zayıflama amacıyla piyasaya sürülen ve çok satılan bir ürünü aylarca kullanmış
fakat sonuç alamamış. Evet, kullandığı ürün kendisine kısa sürede 10 kg. verdirmiş. Lakin ürünü
bıraktıktan sonra 30 kilo geri aldırmış ve şu anki kilosu 110’larda. Amacınız, zayıflamaktan ziyade
bedeniniz için sağlıklı beslenmek olsun. Zaten, sağlıklı beslenmeyi yaşam şekliniz olarak hayatınıza
oturtursanız hem zayıflar hem hastalıklara karşı korunmuş olursunuz. Beslenme konusunda, ağzı olan
konuşuyor. Beslenme bir bilim dalıdır. Eğitimini almadan, oradan buradan duyduklarıyla diyetisyen
kesilen insanların ağzından çıkan kelimelerin hiçbir bilimsel dayanağı yoktur. Bilimsel olmadığı kadar
da insanların sağlığını bozabilecek kadar sakıncalı kelimeler kullanan mankenler, doktorlar, sanatçılar,
yaşam koçları gibi nice insanlar var. Diyetisyene gelip, hocam şu manken 1 ay bu ürünü kullanmış, 10
kilo zayıflamış, halbuki öyle bir şey yok. Televizyonda bilmem ne doktoru zayıflama kürü verdi içsem
nasıl olur gibi cümleler kurmak çok gereksiz ve etik bir davranış değildir. Gittiğiniz diyetisyene
saygısızlıktır. Diyetisyen dışında beslenme ile ilgili konuşan kim olursa olsun, inanmayın, dinlemeyin
ve lütfen dediklerini uygulamayın. Nasıl ki kalbiniz ağrıdığında kardiyoloji doktoruna gidiyorsanız, kilo
aldığınızda veya beslenme ile ilgili merak ettiklerinizi öğrenmek için de bir diyetisyene gitmelisiniz.
Esma KURT GÜNEŞ
BESLENME ve DİYET UZMANI